Fiziksel Mahkum olmaktan ziyade, kalpten mahkum olmamalı insan. İşte o çok zor. Savcı Fırat da Barış da kalpten mahkum iki kişi. Aslında hem birbirini en iyi anlayan hem de hiç anlamayan iki düşman. Çünkü aralarında büyük bir fark var. Biri adaletin kollarına sarılmak istiyor biri de kendi adaletini sağlamayı. İşler bu noktada düğüm oluyor.

Fırat, Barış aleyhinde bütün delilleri eliyle koymuş gibi ele geçiriyor. Zekasına hayran olmamak elde değil. Bu noktada Fırat hem soğukkanlı oluşu hem de fevri davranmayışı ile Barış’ın önüne geçiyor. Barış, sakin düşünmeyen, fevri ve sonuç odaklı birisi. Bu nedenle de yoluna çıkan herkesi öldürüyor.

Sırları ve yalanları bir bir ortaya dökülen Barış köşeye sıkışırken bu durum onu daha da tehlikeli biri yapıyor. Düşmanını öldürmeye çoktan hazır. Diğer cephede Büge, bilmediği gerçekleri öğrenmesiyle aşk ve gerçekler arasında kalıyor. Çünkü insan ne kadar aşık olursa olsun bazı gerçekler aşkın üzerine bir kâbus gibi çökebiliyor.

Şer cephesi toplanmadan durur mu.. Durmaz. Tahir her ne kadar Fırat tarafından tüm gerçekleri öğrenmiş olsa da bu güçlü (!) cephede yer almaktan vazgeçmez diye düşünüyorum. Sasha ise gözünü bu kadar karartmanın ve Barış’ın her suçuna ortak olmanın bedelini aşkına karşılık bulamamak ile mutlaka ödeyecek. Çünkü birinin kirli işlerini canı pahasına üstlenen birinin aşk kadar güçlü bir sebebi olmalı..

Cemre.. Savunduğu davadan asla vazgeçmeyen, kimse inanmıyor iken Fırat’a inanan güçlü kadın.. Barış’ın kardeşi, Zahit Yesari’nin yıllardır sır gibi sakladığı kızı. Barış, ikinci kere kardeş katili oldu. Bunu öğrendiği zaman, hayatında ödemediği ve ödeyeceği tüm bedelleri ödeyecek. Günün birinde fiziksel mahkum da olacak fakat en büyük esareti kalbinde yaşayacak. Çünkü ne Savaş ne de Cemre peşini bırakmayacak. .

Cemre’nin son sözleri “seni seviyorum” oldu. Ve Fırat savcısının kalbine bir esaret bıraktı. Fırat , Cemre’yi böyle seviyor muydu bilemeyiz, koşullar Fırat’ın aşık olmayı düşünmesine izin vermedi belki ama Cemre’yi kaybetmek Fırat için hiç kolay olmayacak.. Şundan eminiz ki artık Fırat eski Fırat da olmayacak. Barış, tanıdığını sandığı düşmanının nasıl bir düşman olduğunu asıl şimdi görecek.. Bakalım geri dönüşü olmayan esir kalplerin savaşında bizi daha neler bekliyor?

Yorum yok

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir