
Uzun bir aradan sonra tekrar Mahkum yazılası bir duruma geldi. Heyecan dozu oldukça arttı. Bunun yanında zaten günahlar da artarak devam.. Barış Yesari, akli dengesini giderek kaybederken olanlara bir bakalım..

Meşhur ikilimiz Sasha ve Barış bu bölümde de iş başına geçtiler. Kendi bankasını suç ortağı ile soymayan da ne bileyim.. Savcılık tarafından el konulan parasının peşine düşen Barış fena çuvalladı. Yağmurdan kaçarken doluya tutuldu.

Barış ve Sasha artık son çare olarak ormanda bir karavana sığındı. Sasha, pembe bir hayale tutunarak Barış’ın onu her koşulda bırakmayacağını düşünüyordu. Ama Büge’nin arkadan iş çevirip satmasına rağmen Barış’ın önceliği olduğunu görmüş olduk. Ah be Sasha ne zaman akıllanacaksın? Barış oğlunu ve Büge sevgisini geride bırakır mı? Ve tahmin de ettiğimiz üzere Fırat savcım bu olaya da el koydu.

Hacı Alagöz deyişi ile Sushi, Barış deyimiyle Beybi Sashamızı, ormanda karavana kelepçeli halde bıraktık. Umarım ki biri el atacak… Gerçi hoş Sasha bundan da kurtulur gibi..

Bölümün tartışmasız en sevindiğim sahnesi Sinyoru öteki tarafa uğurladığımız sahneydi. Bir düşman olacaksa Barış kadar psikopat, Fırat kadar da zeki olmalı. En önemlisi de onu arkasından vuracak bir köstebeği olmamalı:)


Bölümün soh sahnesine doğru gözlerim yuvalarından fırladı, ağzım kapanmadı. Barış yamyamlık yapmaya karar verip boğuştuğu polisi ısırdı. Evet ısırdı.. İsmail Hacıoğlu’nun insanüstü performansı karşısında önümü ilikledim. Fırat Savcım, Zahit Yesari ve diğerleri, Barış’ın yakalandığını düşünürken bir bomba daha patladı. Barış, aslında Savaş olmadığını itiraf etti.. Yani yine büyük bir günahkâr, günahlardan arınmaya çalıştı. Ne kadar sıyrılacağını izleyip göreceğiz..

Bölüm sonu, ekrana aynen böyle bakıyordum sevgili Frizbi Tv sakinleri. Ne demişler, gerçekler sonsuza kadar saklı kalmaz. Bunun üzerine bir de ben bir şey söyleyeyim. Gerçekleri sen ortaya çıkarmazsan, bir gün mutlaka çıkarttırırlar..
Yorum yok