Herkese tekrardan merhaba. Aile’nin yeni bölümü bitti, koşa koşa analiz yazmaya geldim. Dizi bu bölüm flashback tekniğini kullandı. İlk başta gösterilen sahneye gelene dek yaşanılanları öğrenmemiz için bizi bir gün öncesine götürdü.


Hülya Soykan’ın Devin’e, çalışanlarına mesafeli olması gerektiğini söylemesi bence biraz garipti. Küçük torunun ise söylediği daha ilginçti. “Güneşli havada kimse çalışmak istemez.” Çalışanlarla duygusal bağ kurup havanın yumuşaması, çalışanlarda isteksizlik mi oluşturur, bilemiyorum. Saçma ama Soykan kuralları işte.

Devin, evin kurallarına saygılı olduğunu fakat kendi özgürlüğünü ihlal etmemesi gerektiğini güzel izah etti Hülya’ya. Peki, Hülya durur mu? Devin’e maaş bağlattı ve açıklamaya ‘Gelin Maaşı’ yazdırmak istedi. Ve bu yaptığı çok çirkindi. Devin öğrendiğinde tabii ki yer yerinden oynadı. Sırf Soykan ailesinin gücünü ve parasını kullanmak istemediği için Soykan soyadını bile almak istemeyen Devin, bunu elbette kabul etmedi. Kendisine yapılan bir terbiyesizlik olarak düşündü ve bunda haklıydı. Hülya’ya karşılık olarak da Hülya’nın hesabına yatırdığı parayı ‘Gelin Bağışı’ olarak vakıfa bağışladı. Tam bir Devin hareketiydi.


Babaanne Seher, tatlı bir kadın. Kahvaltı sofrasında herkesin içinde Devin’e gebelik ne zaman diye sorması ailedeki bulutları biraz da olsun dağıttı. Soykan ailesini hiç bu kadar gülerken görmemiştim desem yalan olmaz. Aslan ve Devin’in özel olarak da doğum gününü kutlaması çok mutlu etti Seher’i. Emel Göksu gerçekten usta bir oyuncu.

Yusuf Soykan’ı ve ölümünü flashback ile gördük bu bölüm. Ölmeden önce ardında biri İbrahim’e biri Aslan’a biri de Cihan’a toplam 3 mektup bırakan Yusuf Soykan’ın kendini vurmasıyla odada uyuyan Cihan’ın uyanıp o görüntüyü görmesi çok üzücü. Cihan’ın travmasını atlatması, herkesin söylediği kadar kolay değil.

Cihan, Devin’in yanına öyle bir geldi ki. Kırıp döktü, içindeki kırılmış çocukluğu göstermek istercesine. Devin’e sinirli. Çünkü kendisinin daha fazla düşünmesine ve tekrar tekrar o günü hatırlatmasına sebep oldu. “Beni tamir et” dedi Devin’e. Bütün çocukluğunu, kabuslarını, babasının ölümünü ve ölümüne mani olamadığı için pişmanlığını anlatır gibiydi. İkiliyi birbirine çok benzetiyorum, uyumları gerçekten çok iyi.  Cihan’ın derinine bu bölümde daha çok indiğimizi hissettik. İçindekileri öyle güzel ve edebi bir şekilde anlattı ki Cihan’ı daha çok sevmeye başladım. Devin, gerçekten Cihan’a yardım etmek istiyor. Onu yalnız bırakmak istemiyor.

Ceylan ve Yağmur, Ati’nin partisine birlikte katılmaya karar verdi. Bu ikili çok can yakacak ben söyleyeyim. Ati’nin Aslan’dan öcünü almak için Ceylan’ı kullanmak istemesi çok karaktersizce. Partide sansar gibi yaklaştı kıza. Umarım Ceylan, yalandan güzel sözlere kanmaz, umarım.

Yağmur ise partide eski bir tanıdığıyla karşılaştı. Yağmur’u bu eski tanıdığı uğraştıracak gibi görünüyor.  Ama size bir sürprizim var, Eko ve Yağmur barıştı. Dizideki favori çiftim. Eko, kalbinin derinliklerini açtı Yağmur’a ve onu koruyacağını söyledi. Oldukça romantikti.

Aslan’ın kalbini tamamen Devin’e açtığını izledik. Aslan, babasının ölümünde ağlamadığını içtenlikle anlattı. Devin, sevdiği adamın gerçekten iyileşmesini, yasını yaşamasını istiyor. Sağlıklı olanın yaşadıklarını dışa vurmak olduğunu söylese de Aslan, bu konuyu sert bir şekilde kapattı.

Bölümün en beğendiğim ve sevdiğim sahnelerinden biri Devin’in Yaramızda Kalsın’ı söylemesiydi. Aslan’ın eski arkadaşı Cansın’ın elinden mikrofonu alan Devin, sesinin güzel olduğunu herkese kanıtladı. Bu arada Serenay Sarıkaya’nın sesini de ayrı beğenirim. 

Hülya Soykan, durmuyordu. Gerçekten çok hırslı bir kadın. İstediğini alana dek savaşmaktan asla kaçmıyor. Ve pes etmiyor. Yaptırdığı haberle Devin ile Aslan’ın arasının bozulmasını hedefledi ama haber sitesindeki yorumlar asıl Aslan’ı sinirlendirdi. 

İbrahim’in oyunuyla kendini yazıhanede bulan Aslan, babasının ona yazdığı mektubu yıllar sonra okumaya karar verdi. Artık babasının ölümüyle yüzleşmeye hazır hissetti ve okudu. Mektupta neler yazdığını merak eden sadece ben değilimdir herhalde. İlerleyen bölümlerde öğreneceğiz gibi.

Devin, Hülya ile annesine gönderdiği hediyeler hakkında konuştu. Bir de tabii buna haberi Hülya’nın yaptırmış olması ihtimali girince Devin ile Hülya arasında fırtınalar koptu. Devin’in Soykan ailesi hakkında konuşmasını Aslan duydu. Hülya da az değil gerçekten, Devin’in canını acıtmak için kızı ailesinden vurmak istedi, başardı da. Devin, Aslan’dan kendisine hak vermesini beklerken, sevdiği adam ters köşe yaptı ve Devin’in, bütün aileden özür dilemesini istedi.  Devin, özür dileyecek mi, yoksa masadan kalkıp gidecek mi, göreceğiz.

En çok mektuplarda yazılanları merak ediyorum, gerçekten. Aslan’a Yusuf Soykan ne yazmış mesela? Öğreneceğiz elbet. Güzel, aksiyonlu bir bölümdü. Dizi iyice hareketlenmeye başladı. Gelecek bölümün analizinde görüşmek üzere. Sevgiler…

Yorum yok

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir