
Herkese merhabalar, yepyeni bir yaz dizisi ile karşınızdayım. Dönence, aynı zamanda önemli bir farkındalığa da parmak basıyor. Başrollerini Sümeyye Aydoğan ve Caner Topçu’nun paylaştığı dizi, Foça’da geçiyor. Gece ve Özgür, iki otizmli kardeşe sahiptir. Ve bu onları tek bir noktada birleştirir. Onlara olan sevgileri.. Gece, kardeşi Gülce’nin sosyalleşebilme süreci için ailesiyle birlikte Foça’ya gelir ve orada özel çocukların gittiği su sporları okulunda Özgür ile tanışır.

Gülce, Gece’nin kardeşi ve ailenin üstüne düşülen hassas ve özel çocuğu. Ülkü Hilal Çiftçi, genç yaşına rağmen Gülce’yi oldukça iyi canlandırıyor. Takdire şayan bir performans tebrik ederiz. İzlemek çok keyifli olacak. Zaman zaman iletişim sorunları yaşayan Gülce’ye Foça iyi gelecektir umarım.

Gece ve Gülce’nin annesi Verda olarak Didem İnselel’i izliyoruz. Uzun zamandır ekranlarda izlemediğim bir isim kendisi oldukça özlemişiz. Verda, kendi içinde gitgelleri olan, kızlarına yetememekten korkan biri. Ve Gülce ile yaşadığı iletişim sıkıntısı, onu kendini sorgulamaya itiyor. Her ne kadar elinden geleni yapıyor olsa da çocuklarının en ufak üzüntüsü ona yansıyor. Duygusal ve güçlü olmaya çalışan bir kadın.

Emre Kınay’ı Gece ve Gülce’nin babası Cem olarak izliyoruz. İlk bölümden gördüğümüz kadarıyla kendisi pek iyi bir eş değil. Her ne kadar iyi bir baba gibi gözükse de Verda, onu evlat ayırmakla suçluyor. Gülce’ye yeteri kadar bağlı olmadığını, onun özel durumu ile baş etmekten kaçtığını düşünüyor. Tabii, tek sıkıntımız bu değil. Gördüğümüz kadarıyla Cem, Verda’yı aldatıyor. Aynı zamanda da hatasını asla kabul etmeyen, kendi fikirlerini dayatmaya çalışan, bencil biri. Bu arada söylemeden geçmeyeyim Didem İnselel ve Emre Kınay şahane bir ikili olmuş.

Tüm bunların ışığında, Gece ve Özgür cephesinden bahsedelim biraz da. Özgür, erkek kardeşi Rüzgar ile ailesini bir yangında kaybetmiş. Foça’nın en meşhur su sporları merkezinde eğitmen. Gece ise tam bir İstanbul kızı. Kardeşi için istemeyerek geliyor yeni evine. Ailesinin onunla ilgilenmediğini, sesini duymadıklarını, fikirlerini önemsemediklerini düşünüyor. Bu nedenle de kardeşi ile iletişim sorunları var. Fakat Özgür, Gece’nin içindeki o sevgiyi çoğaltarak onu değiştirecek, dönüştürecek. Çünkü Gece’nin aksine Özgür’ün kardeşi Rüzgar ile sıcacık bir ilişkisi var.

Rüzgar rolünde Doğa Karakaş’ı izliyoruz. Açıkçası bayıldım. Favori karakterim oldu diyebilirim. Harika oynuyor. Abisi Özgür ile ilişkisine zaten bayıldım. Birbirlerinden başka kimseleri yok. Tek ihtiyaçları sevgi. Rüzgar zaman zaman travmalar yaşayıp geçmişi hatırlasa da Özgür onu sakinleştirmeyi iyi biliyor.

Diziye dair çok sevdiğim detaylardan biri de Sera. Gece ile arkadaşlığı içimizi ısıttı. Cıvıl cıvıl, enerjik, pozitif bir karakter Sera. Nazlı Çetin, yine çok tatlı oynuyor. Kendisini ikinci kez izliyorum. Işığı yüksek bir yüz.

Gece’nin İstanbul’dan dönerken geride bıraktığı, bağları koptu kopacak olan sevgilisi Miro var bir de. Atakan Hoşgören’i Miro rolünde izliyoruz. Sümeyye Aydoğan ile en az Caner Topçu kadar yakışmışlar, biz ikisini çok sevdik. Bu yaz büyük rekabet olacak.. Dizinin castı gerçekten iyi yapılmış.

Dönence, yaz dizileri arasında kaliteli bulduğum bir iş oldu. Otizme farkındalık yaratması ile de kalbimizi çaldı. Doğru bir şekilde, fazla drama kaçmadan anlatılmış. Onun dışında çekimlYer çok güzel. İzmir’de çekilen her iş gibi Dönence de sıcacık olmuş. Eleştirenler olacaktır, olabilir. Oyunculuk anlamında eksikler yok mu, var. Ancak Sümeyye Aydoğan ve Caner Topçu uyumu bile diziyi izleten önemli bir faktör. Karakterlerini iyi taşıyorlar. Bir dizide genelde en çok dikkat ettiğim detay karakter gelişimleri. Gece ve Özgür’ün de değişecek, dönüşecek şekilde yazılmış olması hoşuma gitti.
Müzikler desek o da bizden tam not aldı. Afiş ve jenerik ise sezondaki işlerden çok daha özenli yapılmış. Emeği geçenleri tebrik ederiz. Yepyeni analizlerde görüşelim, umarım beğenirsiniz! 🙂
Yorum yok