Herkese merhaba arkadaşlar, geçen hafta Füsun’un Leyla’yı annesi ile tehdit ettiği sahne ile bölüme veda etmiştik.

Füsun’un hamlesi sonucunda okuldan 1 hafta uzaklaştırma çocuklar, kendilerini suçlu hissettiler ama onları bu duygudan uzaklaştıran harika bir abileri vardır. Ateş çocuklara asla bir çocuk muamelesi yapmıyor aksine onlara yetişkin gibi davranıp bütün her şeyi en şeffaf haliyle anlattığı için her zaman Umut ve Füsun’dan bir adım önde. Umut, kardeşlerine hediye vererek destek verdiğini düşünüyor ama çocukların en aldığı en güzel hediye sevgi ve anlayış kesinlikle. Bunu da en güzel Ateş veriyor. Ateş ve kardeşleri arasındaki bu muhteşem bağ hediyelerle koparılacak kadar basit değil.

Ateş günler geçtikçe kardeşlerine inanılmaz bağlandı ve en ufak sorun olduğu zaman kendini suçlu hissediyor. Füsun bunu çok iyi bildiği için insanların zaaflarından yararlanarak Ateş’i manipüle etmeyi başardı. Ateş, çocukların iyiliğini düşündüğü için kardeşlerinin velayetini Umut’a vermeyi düşünecek kadar iyi bir insan. İlk bölümde kardeşlerini görmeye tahammül edemeyen bu adam, şimdi ise onlar için abi, baba, arkadaş oldu. Muhteşem bir karakter gelişimi izledik.

Leyla’nın annesinin geçmişte tam olarak ne yaşadığını gerçekten çok merak ediyorum. Haldun, Zeynep’e çok kötülük yaptığı için, Leyla’nın geçmişinin konuşulmasına asla izin vermiyor. Bu sır perdesini önümüzdeki bölüm öğreneceğiz. Hafsanur Sancaktutan ve Esra Kızıldoğan’ın muhteşem bir performans göstereceğine hepimiz eminiz.

Dizide her karakterin çok iyi yazıldığını düşünüyorum. Bu bölüm, ailenin asla yıkılmasına izin vermeyen İlter’in geçmişinin aydınladığı bir bölüm oldu. Benim gibi düşünen insanları gördüğüme sevindim, İlter eskiden başka bir aile için çalışıyormuş ve o ailenin kızı ile ilişkisi fakat bu ailenin bu ilişkiyi desteklemediğini öğrendik. Haldun ısrarla Leyla’nın kendi kızı olmadığını söylediği için acaba İlter’in geçmişte aşk yaşadığı kişi Leyla’nın annesi Zeynep olabilir mi? Leyla’nın babası İlter çıkarsa inanılmaz güzel bir hikaye olur. Diziye veda edeceğiz, halen daha teori üretmekle meşgülüz. 🙂


Aydos tatilde kaybolduğu zaman Ilgaz ve Ateş’in dayanışmasını görmek çok güzeldi. Bu ikiliyi çok özleyeceğim, ikisinin kardeş ilişkisini muhteşem bir şekilde yazdılar. Ilgaz çok sinirli olsa da en küçük sorunda Ateş’e koşması çok güzel olmadı mı? Kerem Bürsin ve Lara Aslan harikalar.


Eskiden Ateş ve Leyla’ya asla tahammül edemeyen bu hırçın kızın, 1 günlük tatilde bile abisinin mutluluğuna öncelik vermesi çok güzeldi. Füsun ve Umut bu çocukların velayetlerini alsa bile, kalplerindeki Ateş sevgisini asla alamazlar. Ateş, Ilgaz’ın büyümeye başladığını söyledi. Aslında büyüyen kişi sadece çocuklar değil, Ateş’ti. Bambaşka biri oldu farkında değil. Ailesi için Arcalı imajından tamamen vazgeçti, bir yaz dizisinden çok daha fazlasını izliyoruz ama değerini bilmeyen insanlar mevcut maalesef.


Kendisine ne kadar kızsak da Bige’nin zeki bir karakter olduğunu inkar edemeyiz. Füsun’un tasarımları çalmasını fark etmesi muhteşem oldu. Kendini aşka kaptırsa bile, gerçekleri her zaman görmesi çok iyi. Bu bölüm kendisine sempati besledim, yalan söylemeyeceğim.

Evdeki herkesin dertleşmek için çocuklara öncelik vermesi çok tatlı bir detay. Dedikodu olunca Berit’in heyecanlanması acayip komikti. Bu sahnede İlter’e üzüldüm, hikayenin sonu hüsranla bitti dedi ve aşkını kalbine gömüp ömrünü sadece Arcalı ailesine adaması içimi burktu. Bu hikayede İlter mutluluğu en çok hak eden karakterlerin başında geliyor, belki de dizinin finalinde resmini yaptığı gizemli kadın ortaya çıkar, merakla bekliyoruz.


Bu bölüm Ateş’in zekasını konuşturduğu bölüm oldu. Leyla, Füsun’un kendisine şantaj yaptığını Ateş’e söylemesi artık aralarındaki ilişkinin aşktan daha da öte olduğunu gösterdi. Onlar sadece iki aşık değil, arkadaş, sırdaş ve birbirinin limanı oldular. Zaten aşık olduğun insan aynı zamanda en yakın arkadaşın değilse bu hayatı paylaşmak değildir, sadece beraber vakit geçirmekten ibarettir. İkisinin ilişkisinin bu şekilde ilerlemesine çok sevindim. Artık tehditler karşısında daima dik duran bir Leyla var karşımızda nihayet! 🙂


Puzzle’ın eksik parçalarını birleştiren Ateş, Leyla’nın annesinin Zeynep olduğunu anladı. Anneliğin ne kadar özel bir şey olduğunu yüreğindeki acıdan bildiği için Leyla’ya gerçeği söylememesi Ateş’e yakışan bir hareketti. Anne ve kızın arasındaki ilişkiye saygı gösteren Ateş’i sevmemek mümkün mü? Ben bu diziyi çok seviyorum, sabaha kadar övebilirim.


Lara Aslan diyorum! Bu nasıl oyunculuktur? Geleceği o kadar parlak ki onun olduğu her sahnede çok keyif alıyorum, iyi ki bu özel hikayenin Ilgaz’ı Lara olmuş diyorum. Barış’ın çetenin üyesi olduğunu öğrenen Ilgaz’ın tepkisi gayet doğaldı. Fark edenler görmüştür ki burada Ilgaz’ın yine en büyük tepkisi Barış’a değil, Ateş’e oldu. Çünkü Ateş’e olan şefkati o kadar derin ki onun yanlış bir şey yapmasına dayanamıyor. Çok güzel sahneydi.


Kerem Bürsin ve Şerif Erol’u kim bir kez daha yan yana getirdiyse tebrik ederim. O kadar içten oynuyorlar ki etkilenmemek mümkün değil. Kara Şövalye serisinde Bruce Wayne ile Alfred arasında geçen diyaloğlu yazıyorum.
Bruce: Henüz benden umudu kesmedin mi?
Alfred: Asla!
İşte Ateş ile İlter arasındaki ilişki de tam olarak böyle. Ateş’in İlter’e yaptıkları için minnet duyması, İlter’in Ateş ile her zaman gurur duyması çok özel bir ilişki. Alfred ile Bruce ilişkisine çok benzettiğimi en başından beri söylüyorum, gerçekten de benziyorlar.


Füsun’un yaptığı son hamle ile Ateş’in eli kolu bağlandı adeta. Veda bölümü muhteşem olacak eminim, herkesin emeklerine sağlık, çok güzel bir bölümdü. Haftaya son kez görüşmek üzere ama bundan sonra her projede beraberiz! 🙂
Una serie que llega al alma por tocar temas tan sensibles que muy pocos se atreven