Öncelikle böyle güzel bir hikayeyi yazan Levent Cantek’e çok teşekkürler. Kendisini 2013 yılında yayınlanan, ülkede değeri asla bilinmemiş işlerin başında gördüğüm Eski Hikaye dizisi ile tanıyorum. İnanılmaz güzel bir işti şimdi de yolumuz Bozkır ile kesişti.
Bu sezon hikaye Dirlik Bank’ın sahibi olan Aliço’nun halkı dolandırıp, ortadan kaybolması ile başlıyor. Bu olay bana bir yerden tanıdık geldi ama neyse 🙂

Bu sezon Yiğit Özşener’in yanında Ekin Koç’u değil, Furkan Andıç’ı görüyoruz. Abartıyorsam abartıyorum, umarım bu hikaye senelerce devam eder ve Furkan Andıç’ı ekipte görmeye devam ederiz. Çok yakışmış Payidar rolüne gerçekten. Payidar seneler önce Başkomiser Seyfi (Yiğit Özşener) ile başka bir vakada yaşadığı tatsızlık sonrası yolları ayrılan bir karakter olarak karşımıza çıkıyor. Öfke kontrolü olduğu için katili vurmak üzereyken Seyfi sayesinde onu öldürmekten vazgeçiyor fakat bu sırada katil Payidar’ı vuruyor ve kendisi bayağı bir hasar alıyor. Bu durumdan dolayı suçluluk duyan Seyfi utancından dolayı senelerce bir özür bile dileyemez hale geliyor. Can ciğer olan bu ikisinin arası böylece açılıyor.
Yaşanan cinayetler zinciri bu iki dostu yeniden bir araya getiriyor tabii ki..


Payidar bir gün evine dönerken arabasının üstüne “Katil Polis” yazıldığını görür. Yaşadığı site Alevilerin ağırlıkta olduğu bir sitedir tam da bu noktada Cemre Baysel sahneye çıkar. Kardeşi ile beraber yaşamaktadır ve zamanında bir polis yüzünden babası öldürülmüştür. Dolayısıyla kardeşi her polisi kötü olarak görüyordur. Yazıyı da bu yüzden kardeşi yazmıştır. Ablasına itiraf ettikten sonra Sevda (Cemre Baysel) ise biz insan ayırmayız, biz böyle değiliz ve 1 kişi yüzünden bütün herkesi suçlayamazsın diyerek kalpleri fetheder. Gerçekten de önemli olan insan olabilmek. Irk, dil, mezhep bunlardan çok insan olabilmek önemlidir.
Dizide maalesef ilk bölümden katil ortaya çıkıyor. Açık konuşuyorum hayatımda izlediğim en rahatsız edici katil buydu sanırım. Kadınları takip eden bir sapık ve daha sonra öldürüyor. Cemal Toktaş inanılmaz derecede gerçekçi oynamış. İzlerken güzel küfürler yedi Şafak karakteri 🙂

Bence performans olarak bizleri fazlasıyla şaşırtan birisi var o da kesinlikle Yüsra Geyik. Hilal karakterini canlandırıyor ve hikayedeki en karmaşık karakter olabilir. Dizinin bir nevi Edebiyat köşesi sayılan, Akif Emre’nin (Fatih Al) kadınlarla edebiyat hakkında sohbet ettiği bir mekan bulunuyor. Hilal de burada görev alan insanlardan bir tanesi. Seyfi Başkomiser de buraya ara ara uğradığı için Hilal ile buradan tanışıyorlar. Bir gün bir sapık tarafından tehdit edildiğine, izlendiğine dair şikayetle Seyfi’den yardım ister. Bundan sonra hikaye daha da karmaşık hale geliyor. Fazlasıyla şok edici olaylar yaşanıyor gerçekten. İzleyin, izletin. Spoiler vermemek en iyisi sanırım.

Dirlik Bank’ın diğer mağdurlarından birisi olan dizide Saplar karakterini canlandıran Beran Soysal’ı ilk kez İçerde dizisinde izlemiştim. Buradaki sayko rolünü gerçekten muazzam canlandırmış. Kendisini ekranlarda daha da görmek dileğiyle. Fazlasıyla iyi bir performans çıkardı gerçekten. Cast seçimi gerçekten şahane.

Seyfi, Payidar ve Amirleri bir labirentin içindeler adeta. Bir yandan yolsuzluk hikayesinin işlendiği, bir yandan da sapık bir katilin gizemli hikayesinin işlendiği dizide en çok sevdiğim kısımlar ise en beklenmedik karakterlerin aniden öldürülmesi oldu. Evet televizyon dizisi değil belki ama hikayede hafiften ağırlığını hissetmeye başladığımız karakterler çat diye öldürülüyor bu da cesaret işi, tebrik ederim.
Cemre Baysel ile Furkan Andıç’ı kim partner yapmayı düşündüyse gerçekten aklına kurban diyorum. Çok yakışmışlar. Cemre komedide zaten çok iyiydi ama dram sahnelerinde de ne kadar başarılı olduğunu bizlere gösterdi. Furkan ile olan sahnelerini severek izliyorum. Çok çok iyi tercih olmuş.


En çok da dizinin çekimlerini övebilirim sanırım. Gerçekten dizinin hakkını veren kareler izliyoruz. Hepsi enfes. True Detective havası almadım değil. Emeği geçen herkese teşekkürler. Spoiler vermemek için anca bu kadar yazabildim fakat, 2 farklı hikayenin işlendiği Bozkır’ın bu sezonu gerçekten çok güzel olmuş.

Yeni yazılarda görüşmek üzere, gelişmeler için bizleri takipte kalın. 🙂
Yorum yok