Herkese yeniden merhaba! Dizi sezonu gayet güzel açıldı bu dönem. Ekranda izlenecek eli yüzü düzgün dizi sayısı fazla.
Nihayet özenli işler gördüğümüz ekranlarda bizi kendine çeken bir diğer iş Çarpıntı oldu. Güzel ve çarpıcı bölümler olduğu sürece diziyi yorumlayacağız.
Kerem Bürsin, Lizge Cömert, Sibel Taşçıoğlu, Deniz Çakır, Okan Çabalar, Şerif Sezer, Ogün Kaptanoğlu, Ceren Taşçı ve Pınar Çağlar Gençtürk gibi başarılı isimleri buluşturan dizi, pazar günleri Star Tv’de ekranlarda.
Dizide biliyorsunuz ki çok nüfuslu bir ailenin gözü gibi baktığı kızı Melike ölür ve kalbi, doğuştan kalp hastası olan Aslı’ya nakledilir. Aslı, kalbini aldığı Melike’nin kişiliğini yavaş yavaş almaya başlar. Ve hatta onun aşık olduğu kişi için çarpmaya başlar kalbi.
Aslı’nın onu istemeyen annesinden görmediği ilgiyi rahmetli Melike’nin annesinden görmesi, aynı zamanda ‘yeni ailesi’ için istenmeyen biri olması dizinin büyük çatışması. Aslı çok kararlı, çok gururlu ve çok fedakar bir genç kız. Affedici bir yanı da var, kin tutmayı, kalbini nefretle doldurmayı sevmeyen biri. Lizge Cömert’in oldukça fırtınalı, inişleri çıkışları olan ama hayata karşı dimdik duran Aslı’ya büründüğü kendine has yorumunu çok beğendik. Aslı’yı yaşıyor, yaşatıyor bizlere.
Hülya rolünde Deniz Çakır’ı izliyoruz. Kesinlikle muhteşem bir oyuncu. Teslim aldığı her ‘gri’ karakter gibi Hülya’yı da muhteşem yorumlamış. Gençliğini yaşayamamış, 3 tane çocuğa bakmaya çalışırken para karşılığı kızını başka bir aileye teslim etmeye hazır bir anne Hülya. Aslı’yı bebekken istememiş, büyüdüğünde ise bir şekilde bakmış işte. Şimdi ise hiç umursamadan tek kalemde siliyor hayatını, çocuklarını. Hülya’nın çok değişik bir motivasyonu var, çok parası bile olmasa sevdiğini düşündüğü adamla yaşamak onun isteği. Çocukların ona deyim yerindeyse ayak bağı olmadığı bir dünya hayal ediyor..
Bir yandan, Aslı yeni ailesine daha doğrusu ikinci annesine alışmaya başladıkça içinde de bir şeyler kopuyor. Hiç yaşayamadığı anne kız ilişkisini başkası, kendi kızı ile yaşıyor. Hülya için dengeler değişecek gibi. En azından evlatlarının kıymetini belki zamanla anlayacak..
Sibel Taşçıoğlu’nun ‘Reyhan’ yorumunu da oldukça beğendim. Kızını kaybetmiş acılı bir annenin, kızının tek emaneti olan kalbine sahip çıkmasının hikayesi bu. Reyhan, sadece Melike’nin kalbini taşıyor diye değil, kendine benzettiği için de Aslı’ya tutunuyor. Reyhan’ın geçmiş yaşamı daha anlatılmamış olsa da yaşadıklarının Aslı ile benzer olduğunu düşünüyorum. Aile dediği kişiler tarafından baskı gören ve gerektiğinde odalara kilitlenen Reyhan, Aslı’yı bırakmayacak gibi gözüküyor.
İlerleyen bölümlerde Reyhan ve Hülya’nın büyük evlat savaşını izlemek için sabırsızım. Dizi başlamadan sanki böyle bir tüyo almıştık. Çok emin olmamakla birlikte sanıyorum ikisi can düşman olacaklar..
Kerem Bürsin’i nihayet televizyon işinde izliyoruz. Kendisini ekranda görmeyi oldukça özledik. Aras, çok asi, çok başına buyruk ama aslında çok da duygusal bir karakter. Aslı’yı gördüğü andan itibaren ona çekildiğini söylemeliyim. Aslı, Aras’ın daha önce tatmadığı her duygunun birleşimi olmuş. Aras’ın Aslı ile birlikte yaşayacağı değişim umarım çok iyi anlatılır, işlenir. Acımasız ve öfkeli gözükse de içinde kocaman bir merhamet yatıyor. Kendisini izlemesi çok keyifli.
Kerem Bürsin & Lizge Cömert partnerliğine başlarda sıcak bakmasam da ısınmaya başladım. Hem Aslı hem Aras’ın hikayesi açıldıkça, onlarla empati kurmaya başladıkça bazı şeyler de değişime gitti. Karakterlerini öyle güzel benimsemişler ki.. Hiç şüphesiz enerjileri ekrana yansıyor. İkisinin de olumlu anlamda nasıl değişeceklerini görmek keyifli bir yolculuk olacak.
Dizide ayrıca tebrik edilesi detay flashback sahnelerinin çok dokunaklı olması. Melike’nin ölümünün bir kaza değil cinayet oluşunu sanıyorum açıklığa kavuşturacaklar. Hikayenin bu olaydan sonra ivme yapacağını tahmin etmek zor değil.
Tabii bir takım engellerle karşılaşılacak, yılmadan pes edilmeyip devam edilecek. İşte o engeller diyelim..
Emel Alkan, Figen Alkan ve Meryem Alkan.. Alkan ailesi kadınları. Reyhan asla onlar gibi olmamış, olamamış. Kalbi hep bir şekilde güzel kalmış gözüküyor. Aslı’nın hayatı zaten zor. Bir de Alkan ailesi ile sıkı bir savaşa girecek gibi gözüküyor. Bakalım kim galip gelecek? Aslı’yı nasıl günler bekliyor? Bunları hep birlikte göreceğiz.
Çarpıntı, her yönü ile akıcı, muazzam oyunculukları ve sonradan büyük açılacağını düşündüğüm hikayesi ile kendine bir kitle edinmeyi başardı. Sezonda ekranlar dopdolu olsa da Çarpıntı’nın yeri farklı olacak.
Yepyeni yorumlarda hikayeler açıldıkça buluşalım. Keyifli okumalar ve izlemeler diliyoruz! 🙂
Yorum yok