
Herkese merhaba Frizbi Tv sakinleri! Merakla beklenen Kızılcık Şerbeti yeni sezonu ile geri döndü. Biz de hemen mercek altına aldık. Geçen sezon yazarımız yorumluyordu diziyi. Bu sezon kurucu admininiz olarak ben devraldım. Artık analizlerde birlikteyiz! Yeni bölüm oldukça acılı başladı. Kıvılcım ve Ömer’in kazası, Doğa’nın bebeğinin kaybı ve daha bir sürü olay.. Bu sezon, iki ailenin bir arada durma zorluğunu kat kat artıracak. Artık ortada bir de bebek var.. Ve her zorluğa ve kavgaya rağmen aşklarını yaşamaya çalışan çiftlerimiz.. Kıvılcım ve Ömer de bu çiftlerden sadece biri.. Bu sezon da Kıvılcım tempo düşürecek gibi durmuyor. Ömer ise şimdilik oldukça anlayışlı görünüyor. Bakalım nereye kadar..

Doğa için çok üzüldüm. İki bebeğinden erkek olanını kaybetti. Öyle yenilir yutulur bir acı değil. Fakat kıza acısını yaşaması için bile fırsat verilmiyor. Herkes o kadar özel alanına giriyor ki aslında.. Kendi ailesi bir tarafa, torun derdine düşen Pembe hanım acısı varken bile kızcağıza nefes aldırmamaya yemin etmiş. Oğlunu en büyük hatasında bile ölümüne savunan Pembe asla akıllanmaz. Fatih ise hem iki aileyi ölümüne birbirine düşürdü hem de evladından oldu. Üstüne üstlük Doğa’nın nurtopu gibi bir travması oldu. Bu sahnede Sıla Türkoğlu ne kadar iyi bir oyuncu olduğunu bir kez daha gösterdi, çok severek izliyoruz.

İki aile de kaybının acısı ile sarsılmış ve bir nebze de olsa yumuşamış olsa da Fatih için aynı şeyi söyleyemem. Evlat kaybetmiş biri olarak acısını yaşaması gereken yerde yine bir suçlu arıyor. Halbuki en suçlu kendisi iken. İçinde büyük bir boşluk var. Çok seviliyor fakat içinde o güven duygusu yok. Fatih çok düz yetişmiş. Çok keskin normlarla büyümüş. Bu nedenle de kendi yetişme tarzına uymayan her ne olursa olsun reddetmek onun görevi. Görev gibi, zorunluluk gibi görüyor evliliği. Doğa’nın onu defalarca affetmesi ona öyle bir özgüven vermiş ki rahat rahat “barışınca ne olacak” diyebiliyor.. Akıl ve fikir diliyorum. Zira Doğa’nın kötü günleri geçti, sırada daha kötüleri var..

Ömer sanki bu aileden değil. Öyle orta yol bulucu ve alçakgönüllü bir tavrı var ki Fatih keşke amcası ile büyüseydi diyorum. Hem Kıvılcım hem Fatih için büyük şans Ömer. Daha çok kıymeti bilinmeli diyeceğim ama Fatih’in bunu bilmesi çok zor. Bilse bilse Kıvılcım bilir yani..Bu arada tam anlamadık tabii ama Ömer’in kazadan sonra yapılan tetkikleri pek iyi çıkmadı. Ömer hasta çıktı. Neden Ömer için hastalık yazıldı, bu durum hikâyeye nasıl hizmet eder bilmiyorum fakat iki ailenin bir amaç etrafında bir araya gelmesi için iyi bir fırsat..

Geçtiğimiz sezon Alev ve Apo meselesini belirsiz bırakmıştık. Fakat bu sezon Alev’i Apo’ya karşı daha kararlı görüyoruz. Aşkına sahip çıkmak isteyen, duygularını kontrol altına alamayan bir Alev var.. Apo’nun da aşkına sahip çıkmasını istiyor Pembe gibi bir faktöre rağmen. Gerçekten Alev’in Apo gibi birine aşık olmasına anlam veremiyorum ben. Altında mutlaka bir sebep yatmalı. Hiç normal değil hem evli hem de bu kadar zıt bir karaktere aşk beslemek.. Umarım Alev için yeni bir partner gelir çünkü Pembe ile ikisinin Apo gibi biri için çekişmesini izleyecek olmak baya tatsız olacak. Bırakın da Alev bizim bildiğimiz Alev olarak kalsın..

Sezonun en çok beklediğim çifti Umut ve Nursema.. Fakat hayal kırıklığına uğradım. Umut’un bu yersiz gururu beni biraz sıktı. Nursema’nın şirkete ve mirasa ortak olduğunu bilmiyor muydu? Bu kızın hissesi yok mu!? Varsa bu kendi parası olmuyor mu yani? Bunları geçtim, Nursema’dan bira getirmesini istemesi tam anlamıyla skandal. Bunların dışında Nursema’nın Umut’un tabloları yerine duvarların her tarafına kendi hat çalışmalarını koymuş olması da çok tatsız. İkisi şu anlık konuyu yalnızca para gibi görüyorlar fakat sorunlar çok daha büyük. Gerçek sınavları asıl şimdi başlıyor. Nursema, Umut’un isteği üzerine kredi kartlarını bıraktı fakat bakalım Umut ne gibi bir fedakarlık yapacak? Bakalım Nursema’nın hat çalışmalarını almak isteyen gizemli adam bu aşkı bitirebilecek mi?

İşte bölümde içimin yağlarını eriten o sahnesinden bir kare. Kıvılcım, yargı modunu her zaman ki gibi açtı ve Fatih’e haddini bildirdi. Şiddete elbette karşıyız fakat Fatih gibi bir model konuşmaktan da kibarlıktan da anlamaz. “Oğlum bir hata yapmış ne olacak yani” diyebilen bir zihniyet ile savaşmak hiç kolay değil. Bu bir milat oldu ve artık güç savaşları devreye girecek. Biraz Kıvılcım adaleti biraz da Pembe’nin parasının gücü konuşacak. Biraz da Fatih’in tehlikeli hamleleri.. Bu hikâyenin sonunda en çok yanan Doğa olacak. Fakat yine de her zaman bir çözüm vardır. Yol bakalım bizi nereye götürecek..

Her şeyden önce şunu söyleyebilirim ki Doğa harika bir anne olacak. Sıla Türkoğlu’nun muhteşem oyunculuğu ile birlikte çok güzel sahneler izleyeceğiz kesinlikle. Cemre çok taze çok tatlı bir soluk getirecek diziye. Kartlar ne kadar sert oynanırsa oynansın minik Cemre’nin varlığı bu sert kavganın biraz olsun yumuşamasını sağlayacaktır. Neticede hikâyenin bence gitmesi gereken yer sonunda iki ailenin orta yolu bulmaları. Bu süreçte izleyeceklerimiz ise bu yolda neler yaşadıkları olacak. Tabii tarafların yumuşaması tamamen Fatih’in davranışlarına bağlı. Bana kalırsa Fatih, ailesinden tamamen veto yemeden akıllanmaz. Onu alacaksın beş parasız tek başına bırakacaksın bir süre. Biraz sürünecek, hayatını idame ettirmeye çalışacak yani biraz. Bakın o zaman nasıl değişiyor. Camdaki Kız Sedat bile adam oldu, Fatih de umarım bir gün olur. Gerçi hoş bu çok umutsuz bir vaka.. İzleyip göreceğiz.
Bu bölüm, beklediğimden daha düşük bir tempodaydı. Ancak fragman kemerleri bağlayın diyor. Şerbetimizin böyle bir özelliği var dikkatimi çeken. Bir bölüm daha durgun diğer bölüm aksiyon üstüne aksiyon. Arada nefes aldırıyor yani.. Bu haftalık umarım anlatabilmişimdir kafamdakileri. Yorumlarınızı zaten yaparsınız ama ben yine de söyleyeyim. Koşun koşun gelin. Yepyeni analizlerde buluşalım, takipte kalınız efendim! 🙂
Yorum yok